İstiklal Marşının Kaçıncı Yılı 2022.. Bu yıl, İstiklal Marşı’nın Kabulü’nün 101. yılıdır.. Milli Şair Mehmet Akif Ersoy’un 17 Şubat 1921’de Sırat-ı Müstakim ile Hakimiyet-i Milliye’de yayımlanan ve Hamdullah Suphi Bey’in Meclis’te okuduğu ayakta alkışlandı.
İstiklal Marşı’nın, TBMM tarafından 12 Mart 1921’de milli marş olarak kabul edilmesinin üzerinden tam 101 yıl geçti.
Çarpışıyordu yurdun dört yanında Mehmetçikler
Can veriyordu milleti için birer birer
Nice ocaklar söndü yaşandı nice keder
Kanlarımızla başardık bizimdir bu zafer
Almıştık milletçe bu yurdu memleketi
Anlatılmalıydı bu zafer bu ulu sevgi
Toplandı şairler yazmak için İstiklali
Bütün vatandan yüzlerce şiir geldi
Mehmet Akif yazmıştı en güzelini
Ama istemiyordu o ödülü hediyeyi
Para için mi yazmıştı bu şiiri
Sadece vermek istiyordu millete en iyisini
Ama Mehmet Akif kararından emindi
Bu marşa ödül verilmesi ona uygun değildi
İşe koyuldu sonunda mecburen Hasan Basri
İkna edecekti şiiri vermekte Mehmet Akif’i
TBMM’de okunurken Akif’in şiiri
Heyecanlandırdı dinleyen bütün Meclisi
Ayakta alkışladı bütün milletvekilleri
Anlatıyordu bu şiir kazanılan zaferi
Mehmet Akif’in şiiri coşkuyla karşılandı
Bu yüce Türk Milletinin artık bir marşı vardı
Yankılanacaktı bu zafer unutturmayacaktı savaşı
İnletecekti tüm yurdu inletecekti Türk Halkını
Sahiplenmedi Akif bu şiiri yüce marşı
Millete hediye ettiğini nasıl kendine alırdı
Kitabına da koymadı istese de yapamazdı
Çünkü yüce milletin kalbine gömdü bu marşı
Yoktu bestesi marşını istiyordu Türk Halkı
Kemal Paşa duymuştu Üngör’ü Ankara’ya çağırdı
Ulu marşa güzel bir beste yazdı
Sevmişti Türk Halkı besteyi bağrına bastı
En sonunda marşımız bestesiyle hazırdı
Yıllarca ulusumuzun göğsünü kabarttı
Zor günlerde millete oldu moral kaynağı
Her mısrasında milleti coşkuyla ayağa kaldırdı
İstiklâl Marşını Dinlerken
Borazanbaşı, borazanbaşı
Akşamları batan güneşe karşı
Alışılmış bir ibadet gibi
Çaldığınız o İstiklâl Marşı
Yıllardır her kulakta yer etmiş
Gür nağmeleriyle tutanken arşı
Az rastlanır bir huşu içinde
Ayakta dinleriz bütün çarşı
Hayal gibi, vehim gibi bir şey
Sanki memleketin dağı taşı
En sadık bekçisi tarihimin
Kesilir ansızın şehit naşı.
Bir meçhul askerler mahşeriyle
Hatırlatır o yaman savaşı.
Yanık türkülerinden biliriz
Yemen Çölü’nü, Sarıkamış’ı
Kurduna kuşuna sor söylesin
Neydi Türk’ün o günkü telâşı?
Karalar giymiş Anadolu
Kan bir yandan, bir yandan gözyaşı
Sürmedi çok şükür o(kıyamet
Gecenin ‘birinde fecre karşı
Güneşten evvel doğdu ufukta
Mustafa Kemal’in altın başı.
Cahit Sıtkı TARANCI
İstiklâl Marşı’mız
Her milletin bir milli marşı var fakat bizimkisi ayrı.
Bizimkisi İstiklal Marşıdır, başka yazılamaz gayrı.
Kimisi yazılmış bilmem hangi krala; lorda, barona.
Küçümsemem ama, benzetirim şişirilmiş bir balona.
Marşımız kahramanlar destanı. Gönülden oku, benimse!
İstiklali, hürriyeti, ruhu anlatır bu marş benimse.
Milletin tarih ve ülküsünü bu nesle yansıtan değer.
Dillerin, kalplerin coştuğu bu dizeler her şeye değer.
Bir sestir o, Hakkı; istiklâli, direnci haykıran bir ses.
Bütün zaferlerimizi, mısra mısra soluklayan nefes.
Şahlandırır Milli Mücadele ruhunu, ortaya döker.
Vatanıma saldıran köpeğin dişlerini kökünden söker.
Bedir aslanına denk Mehmetin, Fatihin, Yavuzun sesi.
Bu gönülden kükremeyi duyan hainin kaçar neşesi.
Başka İstiklal Marşını Allah, bu millete yazdırmasın.
Vatanımda düşmanlara kendi mezarını kazdırmasın.
Necmi Ünsal
(Marşın) okunurken vatanın her bir ucunda,
Bin meş’ale yanmakta, ilahı avucunda.
(Marşında) bir umman kesilen devreye girdin!
Mehmetçiğin imanını (hep vecde getirdin!
Yükseldiğin iklim, bulut ermez tepelerdir,
Ruhundaki yıldız, güneşlerden eserdir!
Duydukça coşar, vecde gelir (marşını) her yer!
Gök kubbenin altında, kefensiz yatan erler!
Ali Ulvi KURUCU
İstiklâl Marşı’mız
Çekilen tetiklerden, kaynayan hedeflerden,
Bir marş yarattı Akif, o yiğit yüreğinden
Bağımsızlık türküsü, kurtuluşun destanı,
Bu ne yüce deyiştir, söyle yaşat atanı.
Kurtuluş günlerine şairce bir bakıştır.
Toplumun yüreğinden inançla haykırıştır.
Coşkulu söyleyelim, inlesin dağlar taşlar!
Marşımızı söylerken, yücelir tüm yurttaşlar.
Kötü talihimizin tersine döndüğünde,
Saldıran bileklerin güçle büküldüğünde,
İstiklâl Marşı doğdu, sonra da bestelendi,
Milletçe bir ağızdan coşkuluca söylendi.
Yeniden dirilişin ve yeniden doğuşun, .
Şahlanan destanıdır o milli ‘kurtuluşun.
Damarımızdaki ‘kan, bileğimizdeki güç,
Bu ulusal sesleniş, bu ulusal bir övünç!
Cesur ulusumuzun gönlüne doğdu bu marş,
Bu bizim marşımızdır, söyle, haykır arkadaş!
Bizlere güç vermekte birlikte söylendikçe,
Yüreklice söyleriz, haykırırız erkekçe!
Uğur Altay
İSTİKLAL MARŞI
İmanın nuru gibi ,
Göklerin yıldızı gibi,
Aydınlatıyor yürekleri
İstiklal Marşımız
Göklerde al bayrağımız ,
Dillerde İstiklal Marşımız
Gönüllerde vatan sevgisi…
Gururumuz İstiklal Marşımız.
Ey türk çocuğu!
Sen dur ve hazır ol !
Vicdanını dinle,
Yürekten söyle
İstiklal Marşımızı.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)